Godspeed You! Black Emperor

Müziğin kutsal addedilen şeylerden paçasını kurtarıp kitleselleşmeye başlamasından bu yana nerden baksak 200 yıl geçti. Bu süre zarfında müzik paçasını devletten, dinden, gelenekten kurtardı belki ama gittikçe kültür endüstrisi denen dipsiz kazanda kaynayan pis kokulu bulamacın da bir parçasına dönüştü. Popüler müzik cazla, rock ‘n’ roll’la, punk’la yeni kanallardan siyasallaşmanın ve özgürleşmenin yolunu açarken endüstri hep bir adım önden gidip yerel ve özgün olan her şeyi yutmaya devam etti. Bir açıdan baktığımızda Godspeed You! Black Emperor yalnızca bu meydan savaşının ortasındaki bir müzik grubu, daha fazlası değil. Ama bir başka açıdan canavarın kalbinde yaşayıp direnebilen, durum karamsar olsa da yeni biçimlerin hep imkânlar dâhilinde olduğunu gösterebilen bir topluluk. 

 

Siz deyin post-rock, onlar desin…

GY!BE protest bir grup ancak protest müzik yapmak için oldukça kullanışlı bir araçtan yoksunlar: Sözcükler. Şarkı sözleri, yakalayıcı nakaratlar yok; şarkılar 15 dakikadan daha uzun, pop formunun ters yüz edilmiş halleri gibi. Asla video çekmiyor, sahnede rock star pozlarına girmiyor, ufak taburelere oturarak çalıyorlar şarkılarını. Rock sahnesi için oldukça yeni olan bu durum onların post-rock denen türün yaratıcısı olarak yaftalanmasına neden oldu. Grup bu etiketi hep reddetti; müziklerini hep ‘yalnızca neşeli bir gürültü’ olarak tanımladı. 2000’lerin ilk yarısında ortalık GY!BE benzeri topluluklarla doluydu, ama neredeyse hepsi neşeyi ve gürültüyü silah olarak kullanmayı ıskalıyordu. 10 yıl boyunca sessiz kalmasına rağmen GY!BE’ı uzun soluklu kılan da bu oldu.

 

Ödül de neymiş?

2002’de üçüncü albümleri ‘Yanqui U.X.O.’yu yayınladıktan sonra grup elemanlarının hepsi başka projelere odaklandı ve 2012 tarihli ‘Allelujah! Don’t Bend! Ascend!’e kadar GY!BE’dan ses çıkmadı. Albüm konserlerde çalınıp kaydedilmemiş eski şarkıları içeriyordu ama yine de büyük ses getirdi. Kanada’nın en büyük müzik ödülü Polaris’te yılın grubu seçildiler. Ancak törene gitmediler, kemer sıkma politikalarının bu kadar baskın olduğu bir zamanda böyle bir töreni müsriflik olarak gördüklerini, ana sponsorun doğanın canına okuduğunu ve müzisyenleri rekabetçi bir ortamda yarıştırmanın müziğe hiçbir katkı sağlamayacağını dile getirdiler. Ödülün ise hapishanelerdeki mahkûmlara müzik yapma imkânı tanınması için harcanmasını rica ettiler.  

 

GY!BE nadiren yola çıkıp uzun turneler gerçekleştiren bir ekip. Festivalleri, büyük konserleri sevmiyorlar. Kaçırırsanız onları bir daha hiç canlı dinleyemeyebilirsiniz. Bir daha ne zaman büyük ve neşeli bir ses denizine düşebilirsiniz ki...  Mehmet Ak