101 İstanbul Lezzet Festivali Mekanları

Kalamış ve Etiler şubeleri sayesinde Develi’nin lezzeti için Samatya’ya kadar uzanmanıza gerek yok. Mekânın sahibi Arif Develi, restoranda kullandıkları, tamamı yöresel malzemeleri özel olarak seçiyor. Fıstık, biber salçası, maş salatası, nar pekmezi ve bulguru Gaziantep'ten; biberi Kahramanmaraş'tan; tamamı günlük olan etleri de mevsimine göre genellikle Trakya, Bandırma ve Konya Karapınar'dan alıyor. Mutfakta Mesut Saydut var. Sarımsak kebabı, Yenidünya kebabı ve daha pek çok kebabın âlâsını yapıyor. Antep mutfağının meşhur lezzeti Fıstık Kebabı’nın yaratıcısı Arif Bey. En lezzetlisini Develi'de yiyeceğinizden emin olabilirsiniz. Burada, lahmacun da alıştığımızdan farklı olarak sarımsaklı yapılıyor. Pide ve çiğ köfte, bağımlılık yaratacak cinsten. Uzun lafın kısası Develi, kebap sevenler için bir klasik.   Şubeler: Etiler (0212) 263 25 71 Kalamış (0216) 418 94 00 Küçükbakkalköy (Ataşehir girişi) (0216) 575 68 68

Pera’nın en kendine özgü mekanlarından biri olan, modern meyhane kültürünün bayraktarı Duble Meze Bar’a kardeş geldi. Duble Meze Bar’ın yeni şubesi Karaköy’de eskiden Ferahfeza’nın bulunduğu noktada yer alıyor. Sunulan yaklaşık 40 çeşit mezenin, Antakya, Gaziantep, Cunda, Alaçatı gibi yerlerden gelen yöresel malzemelerle hazırlandığını ve menünün sık sık yenilendiğini de hatırlatalım.

Yemeklerin lezzeti Tophane’deki koca binanın günün her saatinde dolup taşmasından da anlaşılıyor. Fasuli’deki ünlü Karadeniz fasulyesinin tarifi kurucu Mehmet Akif Usta’ya ait. Sadece fasulye değil mıhlama, karalahana sarması gibi Doğu Karadeniz mutfağından pek çok lezzet var Fasuli'de. Son olarak İkitelli şubesini açan Fasuli’nin müdavimleri arasında Adnan Şenses’ten Mehmet Ali Erbil’e bir sürü ünlü de var.   Şubeler: Çapa (0212) 586 51 53 Cerrahpaşa (0212) 633 25 02 Sirkeci (0212) 528 50 53 İkitelli (0212) 549 52 53

Galatasaray’daki gece kulübü CUE’nün tepesine bir Meksikalı kondu. Şu aralar kapalı olan çatısı havaların ısınmasıyla açılınca manzarasının yanına püfür püfür bir teras da eklenmiş olacak. Los Altos’da Maya kültürüne göz kırpan dekorlar duvarları süslüyor, ama bu konuda aşırıya kaçmamaları sevindirici, kendinizi yalancı bir Día de los Muertos (Ölüler Günü) kutlamasındaymış gibi hissetmiyorsunuz. Kokteyllerine geçmeden önce paylaşmak için bir taco tabağı veya tortilla cips kasesi sipariş etmeyi unutmayın. Meksika mutfağının yüzünü kara çıkarmayacak şekilde acısı yerinde, tortilla’sı taze.

Boston’un bol ödüllü pizzacısı The Upper Crust Pizzeria ile Beşiktaş’ta tanıştık, Bebek’te işleri ilerletiyoruz. The Upper Crust  Pizzeria’nın yeni açılan Bebek şubesi sayesinde incecik çıtır hamur üzerinde dans eden çeşit çeşit peynirler, taze sebzeler, et, tavuk ve deniz mahsulleri Boğaz’ın en havalı semtine terfi etti. Fırında, gerçek ateşle pişirilen, özel gurme pizzaların 30 farklı çeşidi var. Domates sevmeyenler için White Pizza, peynir sevmeyenler için Red Pizza seçenekleri, beyaz hamur ve kepekli hamur opsiyonları bizi şımartıyor. Her gün 11.00-00.00 arasında pizza yanında bira ve şarap seçenekleri emrinize amade.

Bir gece vakti, Gümüşsuyu’ndan Taksim Meydanı’na çıkan son düzlüklerde Amsterdam’ın Red Light District’ini hatırlatan bir şekilde kırmızı ışıklarla aydınlatılmış bir yerin önünden geçmiş olabilirsiniz. Bu ışıklar bambaşka bir amaca hizmet ediyor; mekânın içindeki marulları, maydanozları, pazıları besliyor. Ek Biç Ye İç’in kazanlarında her hafta beş çeşit çorba kaynıyor, büfesindeki 20’ye yakın malzemeden dilediklerinizi seçerek salata veya wrap hazırlatabiliyorsunuz. Mutfağını özel kılan ise kullanılan malzemelerin kökenleri. Her sebzenin, meyvenin veya et ürününün nereden geldiği açık açık sıralanmış; salatanıza koydurduğunuz turpun Gümüşdere’den geldiğini, wrap’inize doldurduğunuz tavuk etinin Samsun Alaçam’da yetiştirilen hayvanlardan temin edildiğini öğreniyorsunuz. Malzeme çeşidinin bol olması sayesinde tercih yaparken farklı tatları karıştırmak serbest; tatlıyla ekşiyi beraber ilk kez deneyip beğenen, her gün farklı malzemeleri seçerek öğle yemeği rutinine hareket katan misafirleri oluyor. Özellikle organik ve sağlıklı olarak pazarlanan fahiş fiyatlı, küçük porsiyonlu salatalara inat uygun fiyatlarda ve bol kepçe salataları öğle yemeği için iyi bir tercih. Yine de Ek Biç Ye İç’in tek derdi organik ürünler değil. Ekipten Ayça İnce “İlle de organik olsun,” demediklerini, kullandıkları malzemelerin yerel ve karbon ayak izinin düşük olmasını tercih ettiklerini söylüyor. Güney Amerika’dan organik ve sağlıklı kinoa getirmek değil onların amacı. Mesela tohumunun organik olma

Acı biber tarçın. Patlamış mısır. Tahin ceviz. Yeşil çay. İrmik helva. Yasemin. Sütlü bal kabağı. Oreo… Bu saydıklarımız arasında ortak bir nokta bulmanız zor olabilir. Ama Dondurmacci’de her biriyle yapılan sütlü dondurma çeşitlerini tadabilirsiniz. Ve elbette bu çeşitlerle sınırlı kalmıyorlar. Çikolata, soya ve light olarak gruplandırdıkları onlarca dondurma çeşidinin yanı sıra sorbe de yapıyorlar. Son dönemde revaçta olan sorbeleri kiraz, karpuz ve Bodrum mandalinası. Dondurmacci diyet yapanları ve diyabeti olanları da önemsiyor. Düşük glisemik endeksli beslenmeye özen gösterenler için light dondurmalarında stevia bitkisinden elde edilmiş doğal bir tatlandırıcı kullanıyorlar. Ayrıca tariflerini prebiyotik liflerle de zenginleştiriyorlar. Artık kan şekeriniz hızla yükselecek diye endişelenmeden dondurma tüketebilirsiniz. Dondurmacci’nin hiçbir çeşidinde gıda boyası ya da glikoz şurubu kullanılmıyor. Antibiyotiksiz sütlerini protein değerlerini yitirmeden pastörize ediyorlar. Geçtiğimiz Mayıs ayında Nicole Restaurant’ın Zeytinyağı Festivali’nde zeytinyağlı dondurmalarını sundular ve bu çeşitleri Etiler’deki şubelerinde yerini aldı. Peki, Dondurmacci’nin ismi nereden geliyor diye merak ettiniz mi hiç? O zaman sizi biraz eskilere götürelim. Sıcak yaz günlerinde sokaklarda dolaşan dondurma satıcılarının nidalarını tekrar duymaya çalışın: Dondurmacciii. O günleri hatırlayamayan yeni jenerasyonu da Dondurmacci şubelerinden birini alalım. Şubeler için: www.dondurmacci.com

Banliyö’ye adımımızı atarken harika dürümler sunan küçük bir bistro ile tanışmayı bekliyorduk, fakat çok daha fazlasını bulduk. Mutfak Sanatları Akademisi mezunu şef Gökhan Cilak’ı Barbounia Restaurant ve Kavanoz Kitchen’dan tanıyorduk. Kendi açtığı Banliyö’nün küçücük mutfağında ise yardımcısı İrem Gül ile beraber harika dürümler ve daha önceden hayranı olduğumuz mezelerini hazırlıyor; bunların yanına kahvaltı için ideal taze bagel’lar ve her gün değişen yerel lezzetlerden oluşan öğle yemeği seçeneklerini ekliyor. Menünün yıldızı kısık derecelerde ağır ağır pişen kuzu kol; köz sebzelerle lavaş arasında veya Kars gravyeri ve soğan turşusu ile Banliyö’de üretilen brioche ekmekleri arasında karşınıza çıkıyor bu lezzet. Burger ekmekleri gibi, soslardan garnitürlere, menüde görebileceğiniz hemen hemen her şey Banliyö’de hazırlanıyor. Malzemeler ise Anadolu’nun dört bir yanından getiriliyor; nar ekşisi Şanlıurfa’dan, biber salçası Gaziantep’ten, tereyağı Kars’tan, zeytinyağı Ayvalık’tan… 4. Levent metro durağına yakınlığı sebebiyle gayet merkezi bir konumda Banliyö; ekmek kıvamında bir çeşit mücver olan öcce ve portakallı fava gibi meze seçenekleri tam eve götürmelik. Taze çekilen ve Burundi’den gelen kahvesinin de nefis olduğuna dair duyumlar aldık, bundan sonra sabah vakti yolumuz 4. Levent’e düştüğünde uğrayacağımız ilk adres belli.

10 seneyi deviren ekip Türk ve dünya mutfaklarını harmanlanıyor. Menüler iki Michelin yıldızlı Belçikalı aşçı Michel Beyls’in danışmanlığında Atilla Acet, Başak Şarizi ve Nur Acet yönetiminde hazırlanıyor. 

2014 yılında Nişantaşı’nda kapılarını açan Hümaliva Çikolata&Kahve, yoluna Bebek ve Bağdat Caddesi şubeleriyle tam gaz devam ediyor. Mekanın Belçika çikolatası ile yapılan tatlıları, butik çikolataları ve üçüncü nesil kahveleri pek meşhur. Hümaliva’nın menüsündeki en dikkat çekici seçeneklerden biri ise “macaron burger”. Üç adet makaronun arasında birer top dondurma ve Belçika çikolatası olduğunu hayal edin… Bu nefis tatlı sayesinde içinizdeki makaron sevdası eminiz daha da artacak. Hümaliva’nın Belçika çikolatalı ıslak kekini de şiddetle tavsiye ediyoruz. 

Üsküdar Musiki Cemiyeti’nden üyelerin oluşturduğu Asude Fasıl Grubu çarşamba, cuma ve cumartesi günleri tadına doyamadığımız mezelere eşlik edip, kulaklarımızı şenlendiriyor. Boğaz manzarasında, balığın hasına müziğin fasılı eşlik etsin diyorsanız bu üç günden birine rezervasyonunuzu yaptırmayı unutmayın.

Abbasağa’daki Will’in menüsünde az ve öz sayıda seçeneğiniz var. Kalabalık menüler karşısında yaşadığınız kararsızlıktan sizi kurtaran bu yaklaşım mekanın belli lezzetler konusunda uzmanlaştığının da güvencesini veriyor. Füme burger, tam kararında pişmiş köftesi ve iştah kabartan antrikot dilimleriyle tüm beklentilerinizi karşılıyor. Karamelize soğan ve ekmeğin yakaladığı uyumu, cheddar peyniriyle pekiştirmek isterseniz, Cheese sizin için doğru tercih olacak.

Fairmont Quasar Istanbul’un beşinci katındaki Ukiyo Lounge & Bar, Asya mutfağından nefis lezzetler sunuyor. İsmi Japoncada ‘yüzen dünya’ anlamına gelen Ukiyo’nun iç mekan tasarımı Marcel Wanders imzalı. Uzak Doğu’nun geleneksel lezzetlerini tatmak istiyorsanız, Boğaz manzaralı Ukiyo’da mutlaka yerinizi ayırtın.

Diğer bildiğiniz Cookshop’lardaki gibi  ahşap sıcaklığı, masadaki taze çiçek kokusu, renkli dekorasyonu, kırmızı-beyaz pötikare örtüleri ve lezzetleriyle yabancılık hissetmeyeceğiniz türden aşina olduğunuz bir mekân aslında burası ama bu şaşırtmıyor anlamına gelmiyor elbette. Bu şubede AVM’lerde özgürce hissettiremediği oksijen, güneş ışığı ve doğa ile buluşturuyor sizi Cookshop bahçesinde. Bu da sigara tiryakileri için daha fazla özgürlük anlamına geliyor bir bakıma.   Tarifinin başka bir evrenden getirildiğine inandığımız Magnolia Pudding’i ile Cookshop’un Ulus şubesinde bu evrenin izlerini diğer tatlarında da sürme şansını değerlendirin. Bu hesabınıza bir de ev tadında lezzetleri ekleyin. Cookshop’un tüm bu tadım hazzını yaşatan lezzetlerinin yer aldığı menüsü de tasarımıyla oldukça farklı bu şubede. Kolajlarla zenginleştirilen ve eğlenceli hale getirilen menüde dünyayı değiştiren tasarımlar-buluşlar, tasarımcılar ve tüm bunlara ait doyurucu bilgiler yer alıyor.   Bisiklet, diş fırçası, Andy Warhol sayfalarda bulabileceklerinizden sadece birkaçı. Bol seçenekli menüsünde ne yiyeceğimizi bilmez bir hale gelişimiz, her yeni siparişte burnumuza gelen taze leziz yemek kokularına ve sevimli kuş, mösyö gibi espirili yemek isimlerine aklımız yeterince çelinmiyormuş gibi bir de menüyü elimizden bırakmak istemiyoruz. Bunu çok da kafaya takmamak lazım çünkü siparişi verdikten sonra da menüyle takılmaya devam etmek Cookshop Ulus’ta geçirilen ilk zamanların genel davranış biçimi.