ArtInternational 2014

Geçtiğimiz yıl ilki gerçekleşen ArtInternational büyük yankı uyandırmıştı. Koleksiyoneri, sanatseveri, yurt dışından gelenleri ve yerel ziyaretçileri ile 15 bin kişinin akın akın Haliç’e gittiği ve 21 milyon euro’luk satış yapıldığı da kulağımıza gelenler arasında.

 

Bu yıl ise ArtInternational’ın programı geçtiğimiz yıldan daha iddialı desek yeri. Amerika’dan Çin’e, Suudi Arabistan’dan Finlandiya’ya, 24 ülkeden 80 galerinin katılımıyla dünyanın sanatı İstanbul’a teşrif ediyor. Türkiye’den ise aralarında Rampa, Sanatorium, Pilot, Galeri Nev, Dirimart ve Galeri Manâ’nın yer aldığı 12 galeri var. Şüphesiz bizi en çok heyecanlandıran buluşmalardan biri de ilk heykeli ve ‘Altın Çağ’ serisine ait yeni resmi ile Taner Ceylan.

 

Pearl Lam ve Edouard Malingue gibi Uzak Doğu menşeli ünlü galerileri ise ilk defa ağırlıyoruz. Tamamına bu sayfalarda yer vermemizin imkânsız olacağı daha nice isim ve görülecek eser var fuar alanında. SPOT. Contemporary Art Projects’in düzenlediği konuşmaları da takibe almayı ihmal etmeyin. Uzun lafın kısası, koleksiyoner olun olmayın, sanatı ilgiyle takip ediyorsanız ArtInternational’ın sizde iz bırakacağı kesin.

 

 

Reza Lavassani ‘Papier Mache’, Assar-Art Gallery

 

İlk defa Türkiye’de

Daha önce bir karma ya da solo sergide yer almamış isimlerden birkaçı

 

İran güncel sanatına dair ünlü yönetmen Abbas Kiarostami’den muhalif kadın sanatçılara birçok örnek bekliyor sizi fuar alanında. Üretimleriyle sıra dışı isimlerden bir diğeri ise İranlı ressam ve heykeltıraş Reza Lavassani, Acem edebiyatından, en çok da acı ve aşkı harmanlayan gazellerden besleniyor. Mitoloji, felsefe, din ve tarihe olan ilgisi de işlerine birebir etki ediyor Lavassani’nin.

 

Türkiye’de ilk defa ağırladığımız bir diğer isim ise mesajlarını ironik bir dille vermeyi seçen İsviçreli sanatçı Mickry 3, aynı zamanda Eylül kapağımızda gördüğünüz eserin de sahibi. Hayvanlar âlemi ile insanları bir araya getirdiği renkli heykel işlerinin yanı sıra resim ve illüstrasyonlar da yapıyor.

 

The Fourth Height and Urs Bigler de ilk defa karşılaşacağınız bir grup fuarda. The Fourth Height aslen Moskova asıllı, performansları ve video işleriyle nam salmış üçlü bir sanatçı grubu. Onlara eşlik eden Urs Bigler ise İsviçreli bir fotoğrafçı. Feminist hareketin içerisinde çarpıcı bir görsellikle iğneleyici bir şekilde Rusya’nın Sovyet sonrası kimlik bunalımını sorgulayan işler üretiyorlar. The Fourth Height üçlüsü Rusya, Asya ve Avrupa (elbette İngiltere Kraliçesi’ne açık bir göndermeyle) rolünde, Bigler ise onların bu performansından ortaya harika kareler çıkartıyor.

 

 

Sergen Şehitoğlu ‘Kill Memories’ serisinden, Sanatorium

 

Yıldızı parlıyor  

Son yıllarda katıldıkları sergilerde gördükleri ilgi ile yükselişte olan birkaç isim

 

Gücünü grafikten alan -aynı zamanda bir graffiti geçmişi olan- Alman genç sanatçı Clemens Behr’in bulunmuş objelerle yaptığı ve origami tekniğini andıran iki ve üç boyutlu çalışmalarıyla sokak sanatına heykeli dahil eden çalışmaları keşfe değer. Daha önce sergilediği pullarla bölgedeki savaşa dikkat çeken Filistinli sanatçı Steve Sabella ise bu kez Kudüs’teki duvarlardan topladığı parçalardan oluşan yeni işi ile barış umudunu bir kez daha yineliyor.

 

Geçtiğimiz yıl ilgi gören sanatçılardan Carlos Aires’ın ArtInternational’da görebileceğiniz, farklı ülkelerin paralarını kullanarak yaptığı ve son dönem dünyadaki isyanları yorumladığı işleri ise bugüne kadar sergilendiği fuarlarda ses getirdi. İşleri Silvershotz Folio 2010’a seçilen, fotoğraf sanatçısı Sergen Şehitoğlu’nun duygu dolu son dönem fotoğraflarının yanı sıra en yeni üretimleriyle Yeşim Akdeniz, Mehmet Ali Uysal ve Hera Büyüktaşçıyan da fuar alanında işlerine rastlayacağınız isimler arasında.

 

2010 yılında Karl Lagerfeld ile birlikte yaptığı çalışmalar, Kehl’deki bir Katolik kilise için yaptığı iç mekân tasarımı, iç ve dış mekânlar için ürettiği yerleştirmeler ile ünü yayılan günümüz pop art sanatının meşhur isimlerinden Alman Stefan Strumbel ise işlerini görme fırsatını bulmuşken kaçırmamanız gereken farklı kafada bir sanatçı.

 

 

Herbert List ‘Operation of Squinting’, Robert Miller Gallery

 

Fuarların demirbaşları

Onları tanımayan, bilmeyen yok

 

Birkaç galerinin adını versek anlarsınız aslında kimlerle karşılaşacağınızı. Andipa Gallery, cazibesini yitirmemiş ünlü sanatçı kadrosundan bu yıl ArtInternational’a Andy Warhol, David Hockney, Banksy ve Damien Hirst’ün eserlerini taşıyor. Lisson Gallery (geçtiğimiz yıl fuarda rekor satışlardan birine imza attığı konuşulmuştu) Anish Kapoor, Marina Abramovic ve Ai Weiwei ile emrinize amade. Robert Miller Gallery’de ise biraz daha çizgi dışı kalsalar da bir o kadar ünlü bir güruhun imzalarıyla karşılaşacaksınız: Diane Arbus, Lee Krasner, Herbert List, Yayoi Kusama, Willem Oorebeek ve Patti Smith.

 

Fuar olur da 1988 Turner Prize ödüllü İngiliz heykeltıraş TonyCragg olmaz mı? Deweer standının yanı sıra Cragg’in bir diğer işi de İsveçli galeri Anderson: Sandstrom’ün koleksiyonunda. Paris’in en bilindik galerilerinden Galerie Lelong’un standında Katalan ressam ve heykeltıraş Joan Miró’nun bronz heykelleri ve kâğıt üzerine çalışmaları da sizi bekleyenler arasında.

 

 

Fabien Merellé ‘Pentateuque’, Edouard Malingue Gallery

 

Onlar farklı ve çizgi dışı

Malzemesi, sanatsal pratiği ve aktardığı fikirler ile sıra dışı sanatçılardan birkaçı

 

Proje 4L/Elgiz Müzesi koleksiyonunda, böcek kabuklarından yaptığı elbise formunda bir heykeli olan, aynı zamanda 15. İstanbul Tiyatro Festivali ve 7. İstanbul Bienali gibi etkinlikler için de yolu İstanbul’a düşen Jan Fabre, farklı disiplinlerdeki üretimleri ile kalıpları yıkan bir sanatçı. 2002’de kraliyet ailesi tarafından açılışı yapılan Brüksel Kraliyet Sarayı’nın salonlarından La Salle des Glaces’ın tavanını bok böcekleriyle kaplamış ve yazdığı oyun ile seyircilerin salonu söylenerek terk etmesine sebep olmuştu. Son dönem çılgınlıklarını görmek için Deweer’a uğramayı ihmal etmeyin.

 

Bir diğer isim ise Alman fotoğraf sanatçısı Sebastian Riemer, iki yıl kadar önce bir rezidans programı için İstanbul’daydı Riemer. Fark edilmeyen detaylar üzerinden farklı bir gerçeklik sunan, üretimlerinde yeni bir estetik arayışının peşine düşmüş bir isim.

 

Koreli sanatçı Dongwook Lee’nin tedirgin ettiği kadar merak uyandıran, Fransız sanatçı Fabien Merelle’in detaylarıyla büyüleyen, daha yakından bakmak isteyeceğiniz heykellerini de görmeden olmaz.

 

 

Katrin Fridriks ‘Riding Awareness - Nobel Messenger’, Helene Bailly Gallery

 

Heykel parkı

Haliç’e nazır heykel turu

 

ArtInternational açık hava heykel galerisi -By The Waterside- geleneğini bu yıl da sürdürüyor. Aralarında en isim yapmış sanatçı şüphesiz Joan Miró, iki metrelik heykeli ‘Statue’ ile ağırlığını koyuyor.

 

Londra’da sessizliğe dair cümlelerinin işlendiği cam ve çelikten olan aynı zamanda bir ‘işaret ışığı’ görünümündeki heykeli, Madison Square’de sergilediği ‘Echo’ isimli yapıtı, yine New York’ta sergilenen 32 tonluk mermer heykeli ‘Laura’ ve daha birçok eseriyle adından bahsettiren, günümüzün önemli isimlerinden biri olan Katalan heykeltıraş Jaume Plensa’nın yanı sıra heykellerini görebileceğiniz diğer isimler ise Ali Miharbi, Libia Castro, Ólafur Ólafsson, Benjamin Appel, Karl Karner, Keita Miyazaki, Laurent Bolognini ve Steven Naifeh.

 

Liu Bolin - ‘Hiding in the City, Instant Noodles’, Galerie Paris-Beijing

 

Yukarıda gördüğünüz iş ise fuarın açık ara gözdelerinden biri olan Çinli sanatçı Liu Bolin’e ait. Bedeninin tamamını seçtiği arka planla aynı desene boyayarak kamuflajı bir sanat eylemine dönüştüren Bolin, bu serisine 2005 yılında kendi dahil 140 sanatçının evi olan Suojia köyünün hükümet tarafından yıkılmasını protesto etmek ve toplumsal sorunlara parmak basmak adına başladı. Yakından görmek için Galerie Paris-Beijing standına mutlaka uğrayın.