İstila

‘Monsters’ filminde 2009 yılındayız. NASA yetkilileri güneş sisteminde uzaylılar olduğunu kanıtlar yönünde bazı ipuçları elde ediyor. İyice emin olmak adına örnek toplanması gerektiğine karar veriyorlar ve bunun için uzaya bir uydu gönderiyorlar. Bu uydu dünyaya dönmek üzere yoldayken Orta Amerika’ya düşüyor. Kısa bir süre sonra aracın düştüğü Meksika sınırında yeni yaşam formları peydah oluyor. Bölge karantinaya alınıyor. Bununla da kalınmıyor Meksika’nın yarısı ‘Yasak Bölge’ ilan ediliyor. Amerika ve Meksika askeri güçleri ise yaratıkların istilâsına karşı koymaya çalışıyorlar. Filmin ana karakterleri Amerikalı fotoğrafçı Andrew Kaulder (Scoot McNairy) ve Amerikalı bir turist olan Sam Wynden (Whitney Able). Andrew, Sam’e enfekte olmuş bölgeden Meksika sınırını geçerek Amerika’ya ulaşması için eşlik etmeyi kabul ediyor ve olaylar gelişiyor. Yönetmen ve senarist Edwards Jurassic Park, ET ve diğer Spielberg klasikleriyle büyümüş ve bugüne dek yapılmış en gerçekçi yaratık filmini yapmak üzere yola çıkmış. Kendisi filmiyle ilgili şunları söylüyor: “Filmin içinde bir aşk hikâyesi de yaşatmak istedim. Yaratıklardan oluşan ve olması imkânsız bir hikâyedense gerçek insanların yaşadığı bir hikâyeyi anlatmayı amaçladım. Yaptığım araştırmalarda Jüpiter’in uydularından biri olan Europa’da hayat olması olasılığının NASA tarafından kabul gördüğünü keşfettim. Haliyle uzaylı hikâyesinin kurgulanabileceği bir yerdi. Oraya materyal toplamaya gönderilmiş bir uzay mekiği dönüş yolculuğunda dünyaya düşüp taşıdığı mikro organizmaları etrafa saçabilirdi. Benim hikâyemde de Meksika Okyanusu bu mikro organizmalardan etkilenip dünya dışı varlıkların yerleşim bölgesi haline geliyor. Gerçekçi bir istilâdan bahsetmek mümkün...”