[title]
Saadet Işıl Aksoy’un ‘Twice Born’da rol alarak dünyaya açıldığı haberlerine mutlaka denk gelmişsinizdir geçtiğimiz aylarda. Penélope Cruz’un başrolde olduğu filmin, oyunculuğunu Türkiye’de çoktan kanıtlamış olan Aksoy’un kariyeri için muazzam bir adım olduğu su götürmez. Aksoy’un ‘Yumurta’ (Semih Kaplanoğlu) filmiyle Saraybosna Film Festivali’nde En İyi Kadın Oyuncu ödülünü alması ‘Twice Born’daki rolü kapmasında etkili oldu şüphesiz. Ama Aksoy’un kendine akıllıca bir kariyer planı çizmesi ve bu yolda gerekenleri yapması da, yeteneği ve başarıları kadar önemli; kendisinin bu konularda da yolunun hayli açık olduğunu söyleyebiliriz. Prömiyerini Toronto Film Festivali’nde yapan ‘Twice Born’a gelelim… Senaryo, aktörlükten yönetmenliğe geçiş yapmış olan Sergio Castellitto’nun eşi Margaret Mazzantini’nin romanının bir uyarlaması. Filmde, Penélope Cruz’un canlandırdığı Gemma, oğlu Pietro ile yıllar önce ayrıldığı Saraybosna’ya geri dönüyor. Taşıyıcı anne ile dünyaya gelmiş bir çocuk olan Pietro’nun babası Diego (Emile Hirsch) Gemma’nın şehri terk edişinin ardından Saraybosna’da hayatını kaybetmiş. Gemma geri döndüğü Saraybosna’da geçmişiyle ve savaşın korkunçluğuyla yüzleşmek durumunda kalıyor.