Mirano

Her bir AVM yepyeni restoranlar, kafeler anlamına geliyor. Geçtiğimiz mevsim yaşamımıza giren, İstanbul’un en yüksek yapısı Sapphire, sayısı çok olmasa da, nitelik yönünden farklı yeme-içme mekânlarını biraraya getirmesiyle dikkat çekiyor. AVM’nin en üst katında olduğu gibi metro girişinin olduğu en alt katta da, değişik lezzetler bulmak mümkün... Metrodan çıktınız, kurt gibi açsınız, öyle otla, fast-food’la doyamayacak durumdasınız. Dayandınız Sapphire’in kapısına. Sizi karşılayan süs havuzunun hemen sağında bir de bakıyorsunuz ki çölde vaha; Mirano! Öncelikle, food court’larda alışık olmadığınız özenli dekorasyonuyla çekiyor dikkatinizi. Eski dikiş masalarından esinlenerek tasarlanmış, iç içe geçmiş demir halkalardan oluşan ayaklarıyla ahşap masalar, aynı damarlı görünümlü ahşabın ağırlıkta olduğu bir içdekorasyon, masa ayaklarındaki demir halkalardan örülmüş bir asmatavan ve bu tavandan, bar görünümlü bölümün üstüne sarkan beyaz-kırmızı camlı, bakır lambalar...

Mutfak açık, soslar, malzemeler, makarnalar gözünüzün önünde. Hazırlık da, yine burada yapılıyor; yani her şey müşterilerin tanıklığında servise sunuluyor. Gidip yakından bakınca daha da içiniz açılıyor, çünkü mutfağın her yanı pırıl pırıl. “Peki, göze hitap ettiği kadar damağa da hitap ediyor mu Mirano?” derseniz; yanıt “evet” olacaktır. Restoran makarnalarıyla, pizzalarıyla, tatlılarıyla gayet başarılı bir lezzet performansı sergiliyor İlk şubesi 18 yıl önce Almanya’da açılan Mirano, tamamen İtalyan mutfağı yapıyor. Makarnalar, hemen kapı girişindeki makarna makinesinde taze olarak üretiliyor. Makarnaların da, pizzaların da en önemli özelliği, ithal edilen glutensiz undan yapılması. Bu, daha azkalori, daha düşük kan şekeri, özetle sağlıklı bir öğün demek oluyor. Bol çam fıstığı, pesto sos, krema ve kuru domatesten yapılan tagliatelle pesto harika. Müşterilerin çokça tercih ettiği, mozzarella, sebze ve bonfile şeritlerinden yapılan penne bonfile doyurucu ve hafif. Formuna dikkat edenler için tortellini fitness, karışık sebzeleri ve domates sosuyla masum bir kaçamak alternatifi. “Bunlar her yerde var, değişik bir şey denemek istiyorum” diyenlere de; balkabağı, ricotta peyniri, safran, sarımsak, soğan, kuşkonmaz parçaları ve kremayla hazırlanan balkabaklı ravioli tavsiye edilir. Pizzalar incecik, dış çeperi çıtır çıtır. Sucuk, mantar, zeytin, mozzarella ve domates soslu pizza peperoni Türk damak tadına oldukça uygun. Et yemeyenler için mantar, ıspanak, soğan, brokoli, mozzarella, domates sos ve tatlı biberle hazırlanan pizza garden ideal. İtalyan mutfağı olur da, tiramisu olmaz mı?Olur, hem de gayet güzel olmuş. Orijinal tarifine sadık kalınarak hazırlanmış, başka bir deyişle; ülkemizde pasta gibi hazırlanan o tuhaf versiyonuna değil, İtalya’da tattıklarınıza benziyor.  Kreması köpük kıvamında, bol peynirli ve yumuşacık. İçkisi de, kahvesi de tam ayar.

 

Tüm bu baştan çıkarıcı yiyeceklerin haricinde, menüde 10 çeşit salata, soğuk başlangıçlar, çorbalar ve çoğunluğunu kreplerin oluşturduğu sıcak başlangıçlar bulunuyor. İçecek olaraksa alkollü, alkolsüz seçenekler mevcut. Kadeh şarap çeşidinin bol oluşu, not edilmesi gereken olumlu bir detay. Marmara Forum ve İstinye Park’ta şubeleri olan Mirano’nun paketservisi de var, hem de yüzde 20 indirimli. Ayrıca, isteyenler menü tercih edip, 12-14 TL arası bir rakam ödeyerek doyabiliyor.

Menüden

Penne bonfile 19 TL

Tagliatelle pesto 15,50 TL

Pizza peperoni 16,50 TL

Limonata 5,50 TL