[title]
Manzaraya baktığınızda kendinizi Tarihi Yarımada, Eminönü, Sirkeci ve Haliç’in büyüleyici keşmekeşinin tepedeki hakimi gibi hissediyorsunuz. “Manzara yeter.” dercesine iki salonlu Ali’nin iç dekorasyonu gayet sade bırakılmış. Ama kebap konusunda iddialılar, orası kesin. Köşebaşı restoranlar zincirinin kurucularından Ali Akkaş’ın oğlu Okan Akkaş’ın, babasının adını verdiği mekânda ocakbaşı ve kebaba yeni nesil bir yaklaşım hakim. Yüzde 30’u kuzu, yüzde 70’i dana etiyle hazırlanan Adana ve Urfa kebaba benzeyen Ali Kebap buna iyi bir örnek.
Ali Akkaş’ın yarattığı közlenmiş kırmızı biber, pişmiş soğan ve sarımsakla servis edilen tulum peynirli patlıcan söğürme de diğer kebapçılarda görülmeyen bir yemek. Soğuk mezelerden patlıcan salatası, kuru cacık, ara sıcaklardan çöp şiş, ciğer şiş, uykuluk, fıstıklı kebap ve dananın sırt kısmından ince dilimler halinde hazırlanıp soğan halkalarıyla sunulan, bir gün boyunca özel sosunda bekletilmiş şaşlık da menünün vazgeçilmezleri arasında. Meze fiyatları 8-15 TL, ana yemekler ise 21-34 TL arasında değişiyor.
Ali’nin müşteri profili de çeşitlilik gösteriyor. Daha şimdiden bölgedeki dükkân sahipleriyle misafirlerinin, yabancı turistlerin, Karaköy çevresindeki banka ve özel şirketlerde çalışanların uğrak yeri olmuş.
Büyük porsiyonlu bir yemeğin ardından teras bar hAliç’e çıkıp Karaköy havası alarak kahve içebilirsiniz. hAliç tam da bu amaçla hayata geçirilmiş bir mekân, yemek öncesi ya da sonrasındaki sohbetlere ayrılmış.