Cadde’nin son zamanlarda hareketlenmeye başlayan Çatalçeşme tarafı yeni bir mekân daha kazandı. Adını Fransa’nın biftek ve hardalıyla ünlü kenti Dijon’dan alan mekân sadece bir Cadde mekânı olarak değil aynı zamanda Anadolu yakasında eksikliği hissedilen bir eğlence mekânı olarak da düşünümüş. Dijon’un sahiplerinden çevre mühendisi Aysu Şelimen, Dijon’un tasarımında kadınsal dürtülerin büyük rolü olduğunu söylüyor. Mekânın diğer iki ortağı Aysu Hanım’-ın eşi Necdet Bey ve mimar kardeşi Tansu Akpınar. İki katlı mekânın oturma alanı çok büyük değil. Misafirlerini rahat ettirmek için oluşturdukları masa düzeni 65 kişinin rahatça yayılıp yemek keyfi yapmasına izin veriyor. Asma kata yerleştirilen DJ kabinini vurgulayan müzik aletleri sadece bir dekordan ibaret değil, aynı zamanda gecenin ilerleyen saatlerinde hızlanacak ritmin de habercisi. Dijon’da haftanın üç günü çarşamba, cuma, cumartesi akşamları 23.00’ten sonra DJ Barış Can performans sergiliyor. Dışarıdan baktığınızda mekânın tarihi kırmızı ahşap kapısına çekilen dikkatiniz kadın figürlerinin hakim olduğu çerçeve izlenimi veren dev koltukla dağılıyor. Merak etmeyin bu çerçevenin bir parçası olmak isteyen yalnızca siz değilsiniz, misafirlerinin fotoğraf çektirme taleplerini ciddiye almış Dijon yöneticileri. Mekânın arka tarafına yerleştirilen koltuğun eşiyle yaratılan simetri mekânın geneline hakim olan hareketliliği pekiştiriyor. Abajurdan avizeye çevrilmiş izlenimi veren aydınlatma düzenindeki çeşitlilik biraz yorucu olsa da modern-klasik birlikteliği; rengârenk, model model, desen desen çeşitlilik iç açıyor. Fransız sanatçıların tasarladığı kadın figürlü duvar kağıtları koltuklarla harika bir uyum yakalamış. Bir başka duvar desen ise içki şişeleri.
Birebir benzerlerini Aysu Hanım Çukurcuma’dan toplamış, şişeler barda yerini almış. Dijon’un yazılımında kırmızıyla vurgulanan ‘o’ harfi ise kumaş peçetelere kırmızı damga olarak taşınmış. Her an karşılaşabileceğiniz bu tür zevkli ayrıntılardan biri de ortaya kurulan artı masanın çekmeceleri ve bu çekmecelere yerleştirilen servisler. Çekmeceyi açıp, kendi servisinizi kendiniz alabilirsiniz. Dijon’un menüsü de konseptine uygun, Fransız ağırlıklı dünya mutfağı. Şef Enis Erşahin oldukça maharetli. Tatlı patates ve adaçaylı risotto’su çok başarılı. Risotto tam kıvamında, soğuk bile yenebilir. Bolu’nun tatlı patatesi adaçayı otuyla daha da lezzetlenmiş. Közlenmiş patlıcan, renkli biberler üzerinde kuzu etiyle hazırlanan ve arpacık soğanlı mürdüm erik sosla servis edilen Kuzu Loin mutlaka denenmeli.
Ortak yemek isteyenler için ortaya getirilen dört kişilik dönen fondü set harika bir alternatif. Tapas tabağı alırsanız içinden falafeli çekip çıkarın, alışılmış falafellerden başka bir lezzeti var. Çoğunlukla tatlı olarak yemeye alıştığımız fondü burada karşımıza yemek olarak çıkıyor, çok iyi düşünülmüş. Bonfile; sarmısak, beyaz şarap, limon suyu, özel peynir sosu, kiraz likörüyle hazırlanan, masanızda ısınmaya devam eden harika sosa batırılarak yeniyor; yanındaki sebzelerden de atıştırabilirsiniz. Noodle’ları, çeşit çeşit peynirleri, dry aged T-bone steak’leri, bir parça tuzlu olmakla birlikte zeytinyağlıları, tatlıları, tuzluları kısacası tüm yemekleri gayet özenle hazırlanmış, başarılı yemekler. Dijon’un şarap kavı da oldukça zengin. Corvus’un sofra şarabından Kutman’ın mühürlü özel kavına her türlü şarabı bulabilirsiniz Dijon’da. ‘Küçük hanımlara ve küçük beylere’ başlığı altında sıraladıkları makara kukara, yıldız sosis, üç küçük burgerden oluşan kid burgere çocuklar bayılıyor. DJ performans gecelerinde ise masa-sandalye düzenine son veriliyor, mekân yaklaşık 90 kişi alacak hale geliyor. Tepinin tepinebildiğiniz kadar.
Menüden
Ortaya tapas 19 TL
Kuzu Loin 27 TL
Veggie burger 15 TL
Dondurmalı irmik helvası 9 TL
Astica Malbec (kadeh) 11 TL