İstanbul'un en iyi dondurmacıları

Günlük el yapımı İtalyan dondurması yemenin tadı bir başka oluyor doğrusu. Muà ekibi dondurmalarında mutlaka mevsim meyvelerini kullanıyor ve dondurmalarınızı gözünüzün önünde hazırlıyor. Formunuza dikkat ediyorsanız, meyveli çeşitlerin 150 kcal (100 gr), sütlülerin ise 22 0kcal (100 gr) olduğunu not düşelim. Floransa dondurma ustalarının maharetlerini İstanbul’a taşıyan Muà’nın kurucusu olan Elena Pallotta da Floransalı. Antep fıstıklı ve tiramisulu çeşitlerini siz de çok seveceksiniz. Fiyatlar nasıl? Topu 9 TL, kilosu 120 TL.

Nice dondurmacı gezdik ama İtalyan dondurmasının özelliklerini Türk damak tadıyla birleştirme konusunda gerçekten usta olan Cremeria Milano’nun lezzetlerinden vazgeçemedik. El yapımı dondurmalar üretilen Cremeria Milano’da endüstriyel ya da yarı endüstriyel dondurma üretiminden uzak duruluyor. Meyveleri olgunlaştığında kullanmaya özen gösteriyorlar dolayısıyla meyveli dondurma çeşitlerindeki aroma mevsim meyvelerine göre değişiyor. Ekip ülkedeki yerel üreticileri, pazarları keşfediyor ve reçetelerine en uygun malzemeleri seçiyor. Böğürtlen yoğurtlu ve fındık çikolatalı çeşitlerini biz çok seviyoruz. Fiyatlar nasıl? Topu 12 TL, kilosu 120 TL.

İtalyanlar bu işi gerçekten iyi biliyor! Eskiden turist rehberliği yapan Aslı Eraltan İtalya’nın dondurma ve sorbe kültürünü İstanbul’a getirmeye cesaret ettiği için hepimiz ona bir teşekkür borçluyuz. Girandola markası ilk şubesini 2008 yılında Arnavutköy’de açmıştı. Dondurmaların lezzeti kulaktan kulağa yayılıp adeta bir şehir efsanesine dönüşünce şehrin farklı noktalarında yeni Girandola şubeleri de açıldı. İtalyan usulü hazırlanan dondurmalarda katkı maddesi ve boyaya asla yer yok, gönül rahatlığıyla yiyebilirsiniz. Nefis sorbelerini ise süte alerjisi olan minikler de çok sevecek. Datça bademiyle hazırladıkları dondurma yaz aylarını iple çekmemizin en büyük sebebi. Bademli portakallı ve balkabaklı dondurmalarının benzerini ise başka yerde bulamazsınız. Fiyatlar nasıl? Topu 10 TL, kilosu 110 TL.

Yeşilköy civarında oturanlar, Roma Dondurmacısı’nın efsane lezzetlerine yakın oldukları için çok şanslı. Buradaki dondurmalar 40 seneyi aşan uzun süreli bir tecrübenin ürünü. 1970 yılında açıldığında Yeşilköy’ün ilk dükkanlarından biriymiş Roma Dondurmacısı. Bugünden aynı aile tarafından işletilmeye devam ediyor. Karamelli, çikolatalı, vişneli, damla sakızlı çeşitleri çok seviliyor. Buradan dondurmanızı alıp Yeşilköy sahilinde yürüyüşe çıkmak da ayrı bir keyif. Fiyatlar nasıl? Topu 3 TL, kilosu 55 TL.

Serez Dondurmacısı’nın kurucusu Serdar Kemahlı gerçek bir dondurma aşığı. Dondurmacı açma hayaliyle çıktığı yolculukta bugüne dek kabul gören tüm yöntem ve formülleri reddederek kendi yolunu bulmuş ve ortaya Vedat Milor onaylı nefis dondurma çeşitleri çıkmış. Doğal, taze,  sağlıklı malzemeleriyle de alkışı hak eden Serez Dondurmacısı Anadolu’nun yerel üreticilerini destekliyor. Kemahlı da başarısının sırrının en iyi malzemenin peşine düşmeleri olduğunu söylüyor. Serez’de dondurmalar gurme (yüksek oranda süt kaymağı kullanılıyor), sorbe (yüzde yüz meyve bazlı), sütlü (yüzde 8-9 oranında süt kullanılıyor), light (şeker yerine stevia bitkisiyle tatlandırılıyor) ve yoğurtlu (yoğurdun yanı sıra süt ve salep içeriyor) olmak üzere kategorilere ayrılıyor. Hacımemiş kurabiyeli gibi ilginç çeşitleri de mevcut.  Fiyatlar nasıl? Topu 5-7 TL, kilosu 70-90 TL.

Dondurma dendiğinde aklınıza gelmesi gereken ilk ismi açıklıyoruz: Yaşar Usta! Dile kolay, 1962 yılından beri dondurmacılık yapıyor Yaşar Usta. Bu işin hakkını verdiği için de adeta bir dondurma imparatorluğu kurdu İstanbul’da. Bostancı’dan Ataşehir’e, Bakırköy’den 4. Levent’e, şehrin dört bir yanında şubeleri var. Yaşar Usta’nın dondurmalarının sırrı ise mevsim meyvelerinden, doğal malzemelerden asla ödün vermemesi ve şeker oranını hep belli bir seviyenin altında tutması. Yediğiniz dondurmanın çileği Düzce’den, inciri Aydın’dan gelmiş olabilir mesela. Biz bebe bisküvili ve fıstıklı dondurmalarına bayılıyoruz. Muzlu, şeftalili gibi çeşitleri bulunan sorbelerini de mutlaka deneyin. Fiyatlar nasıl? Topu 2,50 TL, kilosu 60 TL.

Market bölümü ise sadece şarküteri ürünleri değil yemeği seven herkesi yerel ve ithal ürünlerle İtalyan sıcaklığında ve Eataly ilkeleri doğrultusunda tazelik ve iyilikle sarıp sarmalıyor. Mozzarella’nın mekânda günlük üretildiğini bilmek bile mekâna sürekli uğramak için yeterli bir sebep. İstanbul’un marketi, restoranları ile koskoca bir İtalyan mahallesi oldu ve en sevdiğimiz mutfağın kökleriyle artık hep bir arada yaşayacağımızı bilmek bizi sevindiriyor. Eataly’ye dair gitmeden önce bilmeniz gereken en önemli şey, içeride farklı mutfaklarla ve ürünlerle hizmet veren 12 restoran olduğu. Yani pizza yiyecekseniz pizza restoranında, et ya da balık yiyecekseniz et/balık restoranında oturmanız gerekiyor. Eataly’nin İtalya dışındaki tüm mekânlarında da geçerli bu uygulama. Bunda aslında şaşılacak bir şey yok. Pizza restoranına gidip balık siparişi vermiyoruz sonuçta ama ilk anda bizim de hemen yanı başındaki et restoranına “Çek bir ızgara işte ne olacak ki?” diyesimiz gelmedi değil. Mızıkçılık yapmayın, sözümüzü ciddiye alın ve kuralına göre oynayıp İtalya’nın tadına bakın.

İçi Bodrum evlerini hatırlatan Bitez’de çıkamadığınız tatilleri, özlediğiniz anılarınızı yad edebilirsiniz. Unutmayın tatlar ve kokular unutulmaz!

2001 yılında New York Madison Square Park’ta açılan bir hot dog standından, açık olduğu saatlerde kapısından kuyruğu eksik olmayan bir hamburger devine dönüşen Shake Shack Türkiye’deki ilk şubesini Mayıs sonunda İstinyePark’ta açtı.   MENÜDEN Shake Shack single 13 TL Shake Shack double 18 TL Hot dog 8 TL Cheese Fries 9 TL Shakes 11 TL Shake Attack (concrete) ( single) 9 TL Shake-make Lemonade regular 6 TL Shake-make Lemonade large 7 TL

İlk dükkanını geçen yaz Bahariye’de açan Vitavien, bu yaz başında ise Bebek şubesiyle karşımıza çıktı. Vitavien’de dondurmalar hazırlanırken İtalyan ve Türk dondurma tarifleri harmanlanıyor. 20’yi aşkın dondurma çeşidi bulabileceğiniz Vitavien’de Ruby çikolatasıyla hazırlanan enfes sosu da külahınızdan eksik etmeyin. Sıcak havalarda ferahlamak için mango ve yaban mersinli toplar birebir. Fiyatlar nasıl? Topu 6 TL, kilosu 80 TL.

‘Gelato vita mia’ İtalyancada ‘dondurma benim hayatım’ anlamına geliyor. İsimlerinin ipucu verdiği üzere dondurmalarını büyük bir özenle; katkı maddesi, ekstra yağ ve aroma kullanmadan üretiyorlar. Dolayısıyla şehirde gerçek İtalyan dondurmasını tadabileceğiniz yerlerden biri burası. Antep fıstıklı, mürdüm erikli ve böğürtlenli çeşitleri efsane. Hafta sonlarında yolunu Balat’a düşürenler, mutlaka Gelato Vita Mia’ya da uğramalı. Fiyatlar nasıl? Topu 5 TL, kilosu 80 TL.

Acı biber tarçın. Patlamış mısır. Tahin ceviz. Yeşil çay. İrmik helva. Yasemin. Sütlü bal kabağı. Oreo… Bu saydıklarımız arasında ortak bir nokta bulmanız zor olabilir. Ama Dondurmacci’de her biriyle yapılan sütlü dondurma çeşitlerini tadabilirsiniz. Ve elbette bu çeşitlerle sınırlı kalmıyorlar. Çikolata, soya ve light olarak gruplandırdıkları onlarca dondurma çeşidinin yanı sıra sorbe de yapıyorlar. Son dönemde revaçta olan sorbeleri kiraz, karpuz ve Bodrum mandalinası. Dondurmacci diyet yapanları ve diyabeti olanları da önemsiyor. Düşük glisemik endeksli beslenmeye özen gösterenler için light dondurmalarında stevia bitkisinden elde edilmiş doğal bir tatlandırıcı kullanıyorlar. Ayrıca tariflerini prebiyotik liflerle de zenginleştiriyorlar. Artık kan şekeriniz hızla yükselecek diye endişelenmeden dondurma tüketebilirsiniz. Dondurmacci’nin hiçbir çeşidinde gıda boyası ya da glikoz şurubu kullanılmıyor. Antibiyotiksiz sütlerini protein değerlerini yitirmeden pastörize ediyorlar. Geçtiğimiz Mayıs ayında Nicole Restaurant’ın Zeytinyağı Festivali’nde zeytinyağlı dondurmalarını sundular ve bu çeşitleri Etiler’deki şubelerinde yerini aldı. Peki, Dondurmacci’nin ismi nereden geliyor diye merak ettiniz mi hiç? O zaman sizi biraz eskilere götürelim. Sıcak yaz günlerinde sokaklarda dolaşan dondurma satıcılarının nidalarını tekrar duymaya çalışın: Dondurmacciii. O günleri hatırlayamayan yeni jenerasyonu da Dondurmacci şubelerinden birini alalım. Şubeler için: www.dondurmacci.com

Bazı dükkanlar vardır. Tabelalarında o günün çok öncesini işaret eden bir tarih yazar. Reklama ihtiyaç duymaz, her daim dolup taşar. Müşterisi bir geleneğin parçası olduğu için memnundur ve bu işletmeye güveni tamdır. İşte Bebek’teki Mini Dondurma o vazgeçilmeze dönüşen yerlerden. Külahınızdaki topların önce çikolataya banılmış sonra da minik fındık parçalarına gömülmüş o bilindik görüntüsü hiçbir yerde Mini Dondurma’da olduğu kadar iştah kabartamaz. 1968’den beri Bebek’in simgelerinden biri olan minik dükkanın önünde sıraya girmiş insanlarla karşılaşmanız çok olası. Zaten burayı özel yapan da orijinal halini koruması. Külahınızı tutmanız için verilen kağıt mendilin üzerindeki Mini Dondurma yazısının nostaljik puntolarını görmek bile bir zevk. İlkbaharın haberciliğini yaparak açılan ve kışın kapanan dükkan Boğaz yürüyüşlerinin de en güzel bahanesi. Karamel, bal badem, kestane, bitter çikolata gibi çeşitleriyle Roma tipi dondurmaları lezzet garantili. Özellikle gül lokumlu ve tahin cevizli bir harika. Yerken taze sütün farkını ve gerçek meyve tadını hissedeceksiniz.