P.F. Chang’s

  • Restoranlar
  • Etiler
P.F. Changs
Reklâm

Time Out diyor ki

“Şehre P.F.Chang’s geliyor” haberini müteakiben kulaktan kulağa yayılan Dynamite Shrimps efsanesini tatmak boynumun borcuydu. Ne soğuyan hava, ne İstanbul trafiği ne de baskılar beni yıldırmadı; düştüm yollara. Düştüm yollara dediysem de gittiğim yer İstanbul şehir hayatının göbeği Nispetiye Caddesi. Boy boy sıralanan mekânların arasında P.F. Chang’s kapısının iki kenarına yerleştirilen devasa atlarla 8 Kasım’daki açılışından çok önce merakları cezbetmişti. Fakat ne yalan söyleyelim P.F.Chang’s’i yurt dışındaki şubelerinden bilmeyenler buranın bir Çin restoranı olabileceğini düşünmemişti. Yeni bir steak house beklentisi içerisinde olanlar fena şaşırırken, klasik bir Çin restoranı bekleyenler de ters köşeye yattı. Çünkü P.F. Chang’s 360 kişilik kapasitesiyle “Ben ekmek yemeden doymuyorum abi” anlayışının hüküm sürdüğü bu topraklar için ilk başta biraz iddialı bir girişim gibi gözüküyor. İş yemeklerine ev sahipliği yapabilen çatı katı, ferah orta katı ve bahçesi de bulunan giriş katıyla mekân, alan olarak devasa bir izlenim yaratıyor. Fakat tam da bu noktada mekânı farklılaştıran özellikler devreye giriyor. Öncelikle dekorasyondan başlayalım ki klasik Çin restoranı bekleyenler ilk şoku neden yaşayacaklar anlayalım. Bir kere içeride kırmızı renk esas değil. Otantik olmak isteyen Çin restoranlarının vazgeçilmezlerinden kağıt fenerleri ve kulağınıza çalınan masaj müziklerini unutun. Mekân ağırlıklı ahşap kullanımlı modern dekorasyonuyla bistro özelliğine gönderme yapıyor. Çin geleneği ise global bir sanatçı ekip tarafından, her ülkeye özgü çalışılan, giriş katındaki merdivenlerin altında görebileceğiniz tablo (içerisinde saklı bir obje var, dikkat) ve diğer hanedanlık simgeleriyle yansıtılıyor.

 

Müzik içinse Türkçe sözlü olmayan hafif batı müziği tabirini kullanmak yanlış olmaz. Mutfaktaysa işler dekorasyon kadar farklı fakat bir o kadar da geleneksel. Şöyle ki P.F. Chang’s’te paylaşmak esas. Bu yüzden bütün porsiyonlar buna göre hazırlanıyor; bu da demek oluyor ki siz siz olun tek başınıza bir porsiyon söylemeyin. “Ben anca doyarım” falan da demeyin, porsiyonlar gerçekten çok büyük. Yetmezmiş gibi her yemeğin yanına tercihinize göre yasemin ya da buğday pirinciden yapılan Çin pilavı geliyor. Zaten sipariş ettiğiniz her şey ortaya servis ediliyor ki herkes istediğinden istediği kadar alsın. Bu vesileyle sevgi, dostluk, kardeşlik pekişirken damaklar da değişik tatları deneyimlemenin keyfiyle kendinden geçiyor. Hele ki söz konusu benim tattığım Dynamite Shrimps (28 TL) ise. Menünün medar-ı iftiharlarından olan bu iri karidesler çeşitli sos aşamalarından sonra masanızdaki yerini aldığında tek yapmanız gereken o hafif acı tadın sizi nasıl mutlu ettiğine odaklanmak. Tıpkı wasabi gibi lezzeti bozmadan, sadece anlık bir acıyla sizi kendinizden geçiren Dynamite Shrimps’e karşı koymak neredeyse imkânsız. Menüde çok iddialı durmasa da en az Dynamite Shrimps kadar lezzetli bir başlangıç daha var. Bizim çiğköfteden alışkın olduğumuz marula sararak yeme prensibinden yola çıkan Chang’s Chicken (tofuyla hazırlanan versiyonu da mevcut) Lettuce Wrap’i (24 TL) siyah mantar, yeşil soğan ve su kestanelerinin wok tavada tavuklarla beraber bir tık pişirilmesiyle hazırlanan iç malzemesiyle marula dürüp dürüp yemekten kendinizi alamayacaksınız. Ana yemeklerden tattığım Orange Peel Chicken (34 TL) ve Mongolian Beef (38 TL) ikilisi sınıfı geçiyor. Başlangıçlar kadar şaşırtıcı tatlar olmasa da lezzet bakımından mutlu ediyor. Hem et hem de tavuk yumuşacık pişmiş ve soslarıyla büyük uyum içindeler. Hatta Orange Peel Chicken’da ne portakal aroması ne de tavuğun kendi tadı öne çıkıyor. Her şey uyum içerisinde. Size eğer tatlardan biri baskın geldiyse masadaki soslarla da bunu dengeleyebiliyorsunuz, zaten bu konuda servis elemanı size en başta yol gösteriyor. Olmazsa olmaz noodle’da ise benim tercihim karidesliden yana olsa da her zevke uygun seçeneklerin mevcut olduğunu söyleyebilirim.

 

P.F. Chang’s’in bir diğer şaşırtarak mutlu eden özelliğiyse kokteyl menüsü. Muadillerini geçtim, kokteylleriyle övünen çoğu mekândan bile daha fazla özen gösterilmiş kokteyl seçenekleri mevcut burada. Mojito severleri ziyadesiyle memnun edecek Asian Pear Mojito’ya (25 TL) ilaveten margarita ve martini alternatifleri de seçim kolaylığını ortadan kaldırıyor. “Oyumu içkiden yana değil de sakin sakin çay kahveden yana kullanacağım” derseniz ona da tamam. Ronnefeldt çay çeşitlerinden birini ya da kahvenizin yanına benim için Banana Spring Rolls söyleyebilirsiniz. Bu tatlı her ne kadar hamura sarılarak kızartılmış muzlardan oluşsa da oldukça hafif. Ortasındaki erimek bilmeyen dondurma da ayrı bir leziz. Yalnız bunun da paylaşmalık bir porsiyon olduğunu söylemem gerek ki sonra tabakta kaldığı için üzülmeyin. Hazır konusu açılmışken, P.F.Chang’s’in evlere servisi yok. Fakat dilerseniz arta kalanları paket yaptırabilirsiniz.

Ayrıntılar

Adres:
Nispetiye Caddesi 94
İstanbul
İletişim:
(212) 358 60 60
Çalışma saatleri:
Hafta içi 11.00-00.00, hafta sonu 11.00-01.00 arasında açık.
Reklâm
İlginizi çekebilecek diğer içerikler