Dokular, desenler, kabartmalar ve yansıtmaları farklı mecralarla bir araya getiren, çok disiplinli bir sanat pratiği olan Eda Şarman, bu sergisinde ekofeminist bir perspektiften yola çıkarak insan ve insan- olmayan varlıklar arasındaki sınırları, doğayla kurulan yapısal ilişkileri ve suya dair kültürel hafızayı inceliyor. Sergi, iki ana imge etrafında örgütleniyor: Kıyı ve kuyu. Bu iki kavram, yalnızca mekansal değil; düşünsel, tarihsel ve kültürel anlamlar da taşıyor. Kıyı, Eda Şarman’ın üretiminde bir geçiş alanı olarak yer alıyor: Sularla karaların buluştuğu, sabitlik ve akışkanlık arasında salınan bir eşik, temasın ve yaratıcı bir ara-mekanın sembolü… Kıyı aynı zamanda, doğada olduğu kadar düşüncede de geçici olanın, belirsizliğin ve dönüşümün bir metaforu olabildiği gibi insan ile insan-olmayanın temas ettiği, sınırların çözüldüğü bir alan olarak da karşımıza çıkıyor. ‘Sığ Kıyı, Derin Kuyu’ ziyaretçileri, bildikleri dünyanın sınırlarında dolaşmaya ve yeni varoluş ihtimallerini düşünmeye davet ediyor.
Sergi 8 Mayıs-8 Haziran tarihlerinde Ferda Art Platform’da.