Rosalie Aleksandra Anter’in çalışmaları, gündelik olanın sessiz hafızasına kulak veriyor. Sanatçının kullandığı pastel boyalar ve akışkan formlar sezgisel ve içsel yönleriyle izleyicide iz bırakıyor Tıpkı belleğin zamanla çözülüp yeniden örülmesi gibi, çizgiler ve renkler arasında ilerlerken biz de kendi iç mekanlarımızla karşılaşıyoruz. Sanatçının üretiminde doğayla kurulan içsel bağlar öne çıkıyor. Nesnelerin dili, sessiz ama güçlü; mesela bir koltuk, sadece bir koltuk değil. Bir tanıklığın taşıyıcısı, bir ritüelin parçası, bir hatırlayışın mekanı. Alara Güntav'ın küratörlüğünde gerçekleşen sergi, bir nesnenin ya da bir karakterin formundan çok ruhunu resmetmeye çalışan ve “bedenler” üzerine sezgisel bir arşiv oluşturan bir anlatı sunuyor.
Sergi 26 Haziran-13 Temmuz tarihlerinde Ambidexter’da.