Orta Avrupa

Orta Avrupa, mimarisinden kültürüne kadar Ortaçağ’a kadar mirasın çok iyi korunduğu, farklı kültürel motiflerin yer aldığı, olağanüstü güzellikler sunan bir coğrafyanın içerisinde yer aldığı büyüleyici bir bölgeyi kapsıyor. Bu bölgelerden yola çıkarak Budapeşte, Viyana ve Prag’ı sizler için derledik.

BUDAPEŞTE

Macaristan’ın başkenti Budapeşte Orta Avrupa’nın en güzel şehirlerinden biri dersek yanılmış olmayız. Köklü bir geçmişe sahip olan olan şehir doğal güzellikleriyle hem Türkiye’den hem de dünyanın farklı ülkelerinden çok fazla turistin ilgisini çekmeyi başarıyor.

Konaklama
23 bölgeden oluşan iki yakalı Budapeşte’de konaklama için birçok alternatif var.Konaklama tesislerinin çoğu gezilip görülecek yerlerin daha çok olduğu Peşte bölgesinde.Otel fiyatları ise diğer bölgelere göre daha  pahalı. Bütçeniz yeterliyse Tuna Nehri civarında, Buda Kalesi yakınlarında  ya da Andrassy Bulvarı’ndaki lüks otelleri tercih edebilirsiniz. Benim bütçem o kadar yüksek değil ben daha uygun otel istiyorum diyenlerdenseniz; Kahramanlar Meydanı, Terez ve Erszebet bulvarlarındaki oteller daha ekonomik.

Gezin
Şehrin Buda bölgesinin tepesinde kalan Buda Kalesi’ni, Beethoven ve Ferenc Liszt’in kullandığı piyanonun sergilendiği Macaristan’ın en büyük ve en önemli müzesi olanMacaristan Ulusal Müzesi’ni,  Gece gündüz ihtişamından hiçbir şey kaybetmeden, gece ışıklandırılmasıyla insanı kendine hayran bırakan Parlamento Binası’nı, Şehrin en önemli meydanlarının başında gelen ve üzerinde değerli yapı bulunan Kahramanlar Meydanı’nı, Budapeşte’den kovulan Yahudilerin 18. yüzyılda oluşturdukları getto bölgesinde inşa ettikleri bir sinagog olan Dohany Sokağı Sinagogu’nu, ülkenin en büyük çanının bulunduğu Aziz Istvan Bazikası’nı ve şehirdeki geleneksel yemekleri tatmak, alışveriş yapmak ve halkın içine karışmak istiyorsanız Budapeşte Büyük Kapalı Pazarı’nı ziyaret edebilirsiniz.

Yemek kültürü
Yağlı ve ağır olarak bilinen Macar mutfağı et ve domuz yağının fazlaca kullanıldığı bir kültür. Etin yanı sıra hindi, lahana, patates, domates, tatlı su balıkları, soğan ve sarımsak Macar mutfak kültürünün temelini oluşturuyor. Şehrin en meşhur yemeği çok sulu etli, havuçlu patatesli yemeğini  andıran Gulaş çorbası şehirde en çok tüketilen yemeklerden biri. Gulaş çorbası dışında lahana çorbası, fasulye çorbası ve mantar çorbası gibi farklı lezzetteki çorbalarda şehirde rağbet görenlerden.  Budapeşte şarabıyla da ünlü bir şehirdir. Oldukça lezzetli olan Tokaj şarabını mutlaka denemelisiniz.

Alışveriş
Küçük dükkânlardan büyük alışveriş merkezlerine kadar birçok seçenek sunan Budapeşte, alışveriş tutkunlarını hayal kırıklığına uğratmayacak nitelikte. Özellikle Vaci Utca ve Andrassy Caddesi boyunca yer alan mekânları biçilmiş kaftan. Hediyelik eşya için ise yolunuzu  Szentendre kasabasına düşürün.   

VİYANA

Viyana, Avrupa’nın kültürel yönden hayranlık uyandıran kenti Avusturya’nın başkentidir.  İstanbul ve Roma gibi şehirlerle beraber Orta Çağ’dan bu yana dünya başkentleri arasında sayılan İmparatorluk kenti Viyana, her ne kadar klasik bir kent algısı yaratsa da bu tabiri gelenekler yaratmak üzerinden kazandığını akıllarda tutmak gerek.

Konaklama
Viyana’da ucuza konaklamak isteyenler için pek çok hostel bulunuyor. Alışveriş bölgelerine dünyaca ünlü markaların yer aldığı noktalara yakın olmaksa derdiniz katedral bölgesindeki yerlerde konaklayabilirsiniz.

Gezin
1918’e kadar imparator Habsburg'un köşkü bugünlerde büyük bir müze haline gelenHofburg Sarayı’nı,  etkileyici mimarisi ve muhteşem bahçesiyle Schönbrunn Sarayı’nı, her katıyla farklı bir perspektife kucak açan müzeyle Mozart’ın gündelik yaşantısından müzikal dünyasına sıçramak için Mozart’ın Evi’ni, Mısır, Yakındoğu, Yunan ve Roma gibi antik dönemlerden geniş koleksiyonlara sahip olan Kunsthistorisches Müzesi’ni, Roma ve Gotik tarzdaki yapısıyla St. Stephen Katedrali’ni gezmeden dönmeyin.

Yemek kültürü
Viyana mutfağının en meşhur yemeği şinitzeldir. Ayrıca sofraların vazgeçilmezlerinden biride farklı soslarla servis edilen ekmek köftesi (Viyana’daki adıyla Semmelnödel). Şehirde tatlı denilince Sachertorte isimli çikolatalı kek geliyor. Viyana’nın hemen hemen bütün mekânlarında bu tatlıyı bulabilmeniz mümkün. Viyanalılar, dünya başkentleri arasında oransal olarak en fazla bağa sahip olan bir şehirde yaşamanın hakkını hem şaraba hem de taze biraya olan düşkünlükleriyle ortaya koyuyor. Özel üretim Viyana beyazlarını mı denemek istiyorsunuz? Burggarten’de bulunan, şehrin içindeki üzüm bağlarından şaraplarını üreten Palmenhaus’a gidin.

PRAG

Avrupa’nın gotik kraliçesi olarak bilinen Prag, Çek Cumhuriyeti’nin başkenti ve en büyük şehridir. Kendinizi eski şehrin tarihi dar sokaklarından oluşan labirentlerde kaybetmek, Nerudová caddesindeki pub kalabalıklarını takip edip Karl Köprüsü’nü arşınlamak, savaş öncesinden kalma kartpostallar ve eski haritaların cazibesine kaptırmak için adresiniz dünyanın en estetik kentlerinden biri Prag.

Gezin
Prag’da, eski bir tarihe ev sahipliği yapması ve mimarisinin günümüze kadar korunması ile bilinen bir çok müze, katedral, kilise, kale ve tarihi meydanlar var. 1410 yılında inşa edilen, Dünya’daki en eski çalışan saat olma özelliğini koruyan Astronomik Saat’i, devasa kubbesi ve çan kulesiyle, geç Barok dönemine ait anıtsal St Nicholas Kilisesi’ni, Prag’ın kalbi olarak bilinen Eski Şehir Meydanı’nı, şehrin güç simgesi haline gelen, bütün tarih sahnelerine tanık olmasına rağmen ayakta kalmayı başarabilen Karl Köprüsü’nü, şehre gotik bir hava katan Prag Kalesi’ni görmeden dönmeyin.

Yemek kültürü
Çek mutfağı incelik ve çeşitlilikten ziyade lezzeti ve doyurucu porsiyonlarıyla tanınıyor. Füme etler, tuzlama lahana ve hamur işleri hem leziz hem ucuz; üstelik biranın yanında çok iyi gidiyor. Mutlaka tecrübe edilmesi gereken bir Bohemya tadı için, bütün yerel birahanelerde (pivnice ya da hospoda) bulunan av eti yemeklerini veya sarımsak çorbasını deneyin – ama genelde gece 22.00’de yemek vermeyi kestiklerini unutmayın.

Eğlence
Prag geceyi ayakta geçiren bir şehir. Kulüpleriyle dönemin ana akımlarını yakalamayı biliyor. Kot pantolon ve tişörtle hem klasik bir birahaneye hem de daha eski kulüplere girebiliyorsunuz. Malá Strana’da, en eski moda Bohemya pub’larından biri ve eskiden bir baron evi olan Barácnická rychta bitişikteki oditoryumda çılgın rock grupları ağırlıyor. Sokağın hemen aşağısında, U Malého Glena’nın üst katında genç gezginler içki içerken, Çek ve uluslararası caz ustaları mahzende jam session yapıyor. Staré Mêsto’da, Çek güzelleri muhteşem kokteyller ve muhteşem kokteyl içenlerin bir karışımı olan Ocean bulunuyor.