'Görünen Adam' Erkan Kolçak Köstendil ile buluştuk

İnsanlar ikiye ayrılır: Rahatsız olduğu durumlardan şikayetçi olanlar ve şikayet etmekle yetinmeyip harekete geçenler. Erkan Kolçak Köstendil, belli ki ikinci gruba mensup. Televizyon dizileri, tiyatro oyunları ve sinema filmleri arasında gidip gelen genç bir oyuncu olarak yerli dizilerin vaziyeti hakkında düşündüklerini anlatırken bu kanıya varıyorsunuz. Bir bölümü saatler süren dizi setlerinin havasını solumuş, dizi sektöründe belki de çığır açacak projelerde rol almış. Söz konusu çığırı açma potansiyeline sahip en yeni yapımlardan biri de, Onur Ünlü’nün dizisi ‘Görünen Adam’. Ünlü’nün yazıp yönettiği, Köstendil’in de başrolünü üstlendiği dizi, yaklaşık 15’er dakikalık 10 bölümden oluşan bir YouTube serisi. Televizyon kanallarının yücelttiği dizi alışkanlıklarımızın aksine, derdini anlatmak için lafı bin dereden dolaştırmayan, hap gibi bir seyirlik.

‘Görünen Adam’, insanların yalnızca aynalarda gözüktüğü bir dünyada, başına absürt bir kaza gelen Kurtuluş’un hikâyesini anlatıyor. Köstendil’in canlandırdığı Kurtuluş, seyirciye ‘görünür’ hale gelir ama etrafındaki insanlar için görünmez olmuştur. Hemen hemen her karakteri görünmez olduğu, Köstendil’in sık sık havaya konuşarak rol yapmak zorunda kaldığı fantastik bir yapım olarak da sıra dışı ‘Görünen Adam’.

“İmkânlardan şikayet etmeye yoğunlaşıyoruz, ama internet bu hakkımızı elimizden alıyor.”

Senaryoyu ilk okuduğunda  “Bu nasıl çekilebilir?” diye bir düşünmüş Köstendil. “Etrafımızda benzer bir örnek olmadığı için işimiz daha da zordu. İlk bir hafta deneme süreci gibi geçti zaten.” En zor kısmı ise görünmeyen karakterlere karşı oynadığı aksiyon sahneleri olmuş. ‘Görünen Adam’ın toplamda 150 dakikalık süresi, neredeyse tek bir yerli dizi bölümü uzunluğuna denk gelse de, çekimler beş hafta sürmüş. Bir sinema filmine kıyasla şaşırtıcı bir süre değil, ama her hafta yayınlanan bir diziye kıyasla bir hayli uzun. 

Köstendil, aslında internet üzerinden yayınlanan dizilere yabancı değil. 2015’te son bölümleri internetten yayınlanan ‘Ulan İstanbul’da da rol almıştı. Hatta bundan sekiz sene önce ‘Mukadderat’ adlı bir Facebook dizisi bile çekmiş Köstendil. Kamera arkasına aşina, kısa filmler çekmeye devam ediyor ve yönetmenliğe giderek ısınıyor. “Biri için diğerinden vazgeçmeye gerek yok,” diyor oyunculukla yönetmenlik arasında bir seçim yapması gerektiğini hayal ettiğinde. “İkisini ayırdıktan sonra bir sorun yok.”

Şimdilik biz onu kamera önünde, popülerliği giderek artan projelerde görüyoruz. ‘Görünen Adam’ın tanıtımı için pek uğraşılmamış olsa da, bir Onur Ünlü yapımı olmasının da etkisiyle dizinin namı kulaktan kulağa yayıldı ve ilk bölüm bir buçuk milyon civarında izlenme sayısına ulaştı. Köstendil’e göre dizinin başarılı olmasının en büyük sebeplerinden biri, Türkiye seyircisine uygun bir platformda boy göstermiş olması. “‘Ulan İstanbul’un internetten yayınlanan ilk bölümleri çok izlenmişti, fakat son bölümü için üyelik açmak gerekiyordu ve çok az seyredildi. Ben bile izlemedim. Seyirci uğraşmadan ‘play’e basıp izlemek istiyor,” diyor.

‘Ulan İstanbul’un aslında ne kadar büyük bir seyirci potansiyeline sahip olduğunu anlamak için ise, dizide yer alan bir şarkının videosunu hatırlamamız yeterli. Dizinin başrollerindeki Şebnem Bozoklu ve Erkan Kolçak Köstendil’in beraber seslendirdiği ‘Yanarım’, yayınlandığı sene YouTube’da 36 milyondan fazla kişi tarafından görüntülenmiş ve Türkiye’de yılın en çok izlenen videosu olmuştu (bu sayı şu aralar 100 milyonu aştı). Bu kadar büyük bir izleyici kitlesine erişebilen bir dizinin, yeteri kadar izlenmediği için sona ermesi elbette düşündürücü.

Belki de ‘Görünen Adam’ gibi işler, seyircinin alışkanlıklarına uygun formülleri kovaladıkça, dizi sektörümüz ihtiyaç duyduğu devrimle buluşacak. “İnternet bu açıdan kendi özgürlüğümüzü yaratmak için bir fırsat,” diyor Köstendil. “İmkânlardan şikayet etme tarafına yoğunlaşıyoruz, ama internet bu hakkımızı elimizden alıyor. Şikayet etmeyelim, yapalım.” Ne de olsa ortaya çıkacak işi seyircilere ulaştırmak artık çok kolay. Köstendil’in şu an yaptıkları arasında ise çekimlerine devam ettiği dört bölümlük bir kısa film serisi ve fantastik bir dizi projesi yer alıyor.

Sektörün geleceği üzerine düşünen bir oyuncunun, ‘Görünen Adam’ ve ‘Ulan İstanbul’ gibi yenilikçi projelerde yer almasına güzel bir tesadüf gözüyle bakabilirsiniz. Köstendil’in filmografisine baktığımızda, büyük bir tesadüfle daha karşılaşıyoruz. Oyunculuğa adım atmadan önce, kalecilik yapan Köstendil, ‘Yağmur: Kıyamet Çiçeği’ ve ‘Takım’ gibi futbol üzerine kurulu filmlerde de rol aldı. Bir gün futbol üzerine bir hikâye anlatmak isterse, nasıl bir film çekmek isteyeceği sorulduğunda ise tereddüt etmeden “Bir kaleci hikâyesi anlatırdım,” diyor. “Yalnızlığı, egoyu anlatabileceğin bir yer. Hem komik, hem de dramatik olurdu.”

Önümüzdeki aylarda, Köstendil’i beyaz perdede sık sık görmeyi bekliyoruz. Yine Onur Ünlü ile beraber çalıştığı ‘Put Şeylere’nin çekimleri çoktan tamamlanmış. “Ünlü’nün en kişisel filmi herhalde,” diyor ‘Put Şeylere’ hakkında. “Okuduktan sonra gidip ‘Abi, iyi misin?’ diye sordum.” Ünlü, ticari kaygıları pek gözetmeden, dilediği hikâyeyi anlatabilme şansına sahip bir yönetmen. Fanatik bir hayran kitlesine sahip olmasının yanı sıra, deneyimli pek çok oyuncu da Ünlü’nün imzası bulunan işlerde tereddüt etmeden rol alıyor. “Senaryoyu okuyunca anlıyorsun, güvenmekten öte duygularını, düşüncelerini aktarabildiği için katılıyorsun,” diyor Ünlü’nün filmlerine dâhil olma konusundaki gönüllülüğü hakkında.

Köstendil’in tamamlamak üzere olduğu sıradaki işi ise, uzun bir süreden sonra Yavuz Turgul’la Şener Şen’i bir araya getiren ‘Yol Ayrımı’. Sonbaharda vizyona girmesi beklenen filmin çekimleri devam ediyor. Röportaj için buluştuğumuz gün ise Köstendil’in setteki son günü. “Yavuz Turgul’la Şener Şen’in bir arada bulunduğu bir projede yer almak inanılmaz bir şanstı,” diyor. “Onların verdiği emeğe, özene tanık olmak; onlarla birlikte çalışmak hayalimdi zaten. Artık başka bir hayal bulmam gerekecek.”

‘Görünen Adam’ın tüm bölümleri www.youtube.com/gorunenadam adresinden izlenebilir.