Kubilay Tunçer

Sihirbaz Kubilay Tunçer röportajı

Sihirbaz Kubilay Tunçer’in bir gösterisine tanık olmadıysanız bile yazdığı metinlerle yolunuzun kesişmiş olması muhtemel. Zorlu PSM’de gösterilerine devam eden Tunçer ile çok yönlü kariyeri üzerine sohbet ettik.

Yazan:
Onur Aymete
Reklâm

Sahne masa ve sandalyeler dışında boş sayılır, birazdan bir sihirbazlık gösterisi izleyeceğinize inanmak zor. Ama sihirbaz Kubilay ‘QB’ Tunçer için bu sahne yeterli; 70 dakika boyunca seyirciyi avucunun içine almak için abartıya ihtiyacı yok. Tunçer’in numaralarına şaşırırken bir yandan da bir stand-up komedi şovu izliyormuş gibi hissediyorsunuz; Tunçer hemen hemen her numarası boyunca konuşuyor, seyirciyi oyunun bir parçası haline getiriyor. Gösteri sonrasında buluştuğumuzda “Metin yoğunluğu teatral yaklaşımımla alakalı,” diyor. “Benim üslubumda seyirciyle etkileşim algı yönetimini kolaylaştırıyor, çünkü görsel unsurlar kullanmıyorum.” Algı yönetimi Tunçer’e göre sihirbazlığın temeli, mesleğini de zaten “insanların kendi kendilerini kandıracakları psikolojik koşulları sağlama becerisi” olarak özetliyor.

“Benim için sahnede olan her şey tiyatrodur, sihirbazlık da dâhil,” diyor ama oyunculuğa kıyasla sihirbazlıkta seyircileri ‘kandırmayı’ çok daha zor buluyor. “Tiyatroda seyirciler kandırılmayı bekler; bilirler Hamlet’i oynayan adamın adının Necati olduğunu. Benim gösterim sihirbazlığın en zor usullerinin başında gelir çünkü sırtımı dayayacağım kostümler, dekorlar, sahne mekaniği, asistanlar yok.”

20 senelik kariyerinde bu tarzın ustası olmuş; sihirbazlık dünyasının en prestijli ödülü Merlin’i eve götürmeyi başarmış. Başka sihirbazlar için ustalar sınıfı dersleri veren, İngilizce ve İspanyolca gösteriler yapabilen bir isim o. Kendisini gözünüz ısırıyorsa farklı yönleriyle de karşılaşmış olabilirsiniz. Belki ‘Bir Zamanlar Anadolu’da’ filmindeki rolünden hatırlıyorsunuz onu, belki de ‘Mutluluk’un senaryosunu yazdığını duydunuz. Yazdığı onca metin arasında ‘Susam Sokağı’ bile var. “Birisi ‘Benim çocukluğum ‘Susam Sokağı’ ile geçti,’ demişti. ‘Benim çocukluğum da onu yazarak geçti,’ dedim ona. ‘Susam Sokağı’nı yazarken 18 yaşındaydım. Bugüne kadar 10 tane falan televizyon dizisi yazdım, 10-15 tane tiyatro oyunum var, filmler, radyo oyunları, İstanbul Devlet Opera ve Balesi için bale librettoları yazdım. Bir tek opera yazmadım, onu da yapmak istiyorum.” Tunçer operayla karşımıza çıkana kadar siz şimdilik eğlence garantili sihirbazlık gösterisiyle yetinin.

Tavsiye edilen
    İlginizi çekebilecek diğer içerikler
      Reklâm