Sónar’da bu isimleri kaçırmayın

Avrupa’nın batı ucunda başlayıp adım adım tüm dünya metropollerine yayılan Sónar bu sene de müzik, sanat ve teknolojinin kesişim noktasında eşsiz bir maraton vadediyor. Üç güne yayılan festivalde kaçırılmayacak 10 isme yakından baktık. 

Christian Löffler (live)

Program açıklandığında heyecan yaratan birçok isim oldu elbette, fakat hiçbiri Christian Löffler’inki gibi bir beklenti yaratmadı. 2012’de Kuzey Almanya’da kaydettiği ilk ambient-tekno kaydı ‘A Forest’ ile müzik sahnesine taptaze bir soluk getirmişti Löffler. Zengin bir sample kütüphanesi minimal, melankolik ve tekrarlara dayalı bir altyapıya eşlik ediyordu. Löffler o zamandan bu yana bizi pek hayal kırıklığına uğratmadı ve her parçasıyla yeni bir manzara çizdi, yeni bir atmosfer yarattı. Şimdi kendisini canlı izleyip mest olabileceğiz.

Paul Kalkbrenner

Paul Kalkbrenner, Berlin elektronik müzik devriminin öncülerinden, mareşallerinden biri. Duvarın yıkılıp iki Almanya’nın birleşmesi ile Kalkbrenner’ın müziğe başlaması aşağı yukarı aynı zamanlara denk düşüyor. Bu anlamda gerçekten de Berlin müzik sahnesinin son perdesinin içinde pişmiş, bir yandan da onu şekillendirmiş bir isimden bahsediyoruz Kalkbrenner’ı andığımızda. Gerçekten kült bir performansa şahit olmak istiyorsanız, nerede olmanız gerektiğini biliyorsunuz.

Red Axes (live)

Sónar’ın bu yılki canlı performanslarından biri Niv Arzi ve Dori Sadovnik’ten müteşekkil Red Axes’a emanet. İsrailli ikili kendi folk müziklerinden Afro ritimlere, Uzak Doğu armonilerinden Latin melodilerine zengin bir kütüphaneye sahip. Tüm bu farklı elementler müzikleri içinde eriyip kendine has bir bütün oluşturuyor. Son olarak Erol Alkan’ın dikkatini çeken ikili ‘Sipoor’ uzunçalarını Alkan’ın şirketi Phantasy Records’tan çıkardı.

Seefeel

Warp’un gedikli isimlerinden biri Seefeel. Şirketin yüksek standartlarını, deneysel çıtasını fazlasıyla yükselten ekip bir yandan post-rock, noise ve drone gibi ehilleştirilmiş gürültüye göz kırparken bir yandan da trip-hop ve ambient’ın makul bir karışımını sunuyor. Kulağınız geleneksel şarkı formuna alışkın fakat zihniniz yeni bir şeyler peşinde koşuyorsa Seefeel aradığınız ekip olabilir.

Kölsch

Tam adıyla Rune Reilly Kölsch, Danimarkalı prodüktör, müzisyen ve DJ. Tertemiz bir house, kıpır kıpır bir tekno icra ediyor. Müziğinin gücü sadeliği ve akıcılığında. Şimdiye kadar Coldplay, Imogen Heap ve Tiga gibi isimlerle de çalışan Kölsch’ün en ikonik performansı 2017’de Eyfel Kulesi’nin tepesinde gerçekleştirdiği 10 milyon kişi tarafından izlenen şovudur herhalde. O eşsiz anı kaçırmış olsak bile kendisini Sónar İstanbul’un konuğu olarak izleyebileceğiz. 

Intensional Particle by Hiroaki Umeda

Japon koreograf Hiroaki Umeda multidisipliner yaklaşımıyla günümüz avangart sahesinin en gözde isimlerinden biri. Dev bir ışık gösterisi, dijital ekipmanlar, yazılımlar, dans... Hepsi Umeda’nın gösterisinin ayrılmaz birer parçası. Gerçekten de tüm duyularınızla deneyimlemek isteyeceğiniz performanslar sergiliyor Japon sanatçı. ‘Intensional Particle’ ise ses ve ışık tasarımı yine Umeda’nın ekibi S20 tarafından gerçekleştirilen büyüleyici bir dans gösterisi. Böyle şeyler ancak Sónar’da olur, kaçırmayın. 

Ambient AV by Max Cooper

Max Cooper dans müziği konusunda bir cambaz, daha önceki canlı performanslarını izleyip buna şahit olduk. Fakat kendisi aynı zamanda dans müziği dışındaki alanlara el atmaktan hiç çekinmeyen bir isim. Nils Frahm ve Michael Nyman parçalarına yaptığı remiksler ya da piyanist Bruce Brubaker ile imza attıkları canlı Philip Glass projesi bu multidisipliner yaklaşımın en güzel örneklerinden biri. Ólafur Arnalds ve Sigur Rós gibi isimleri ilham kaynakları arasında sayan Cooper, bu kez 24x6 metrelik ekranı ilk defa ambient canlı görsel-işitsel deneyi için kullanacak.  

Actress & Young Paint A.I (live)

Darren J. Cunningham,  namı diğer Actress kendini yeniden icat etme konusunda oldukça başarılı bir müzisyen. Ninja Tune ve Honest Jon’s gibi köklü şirketlerden yayınladığı albümlerle hatırı sayılır bir izleyici kitlesi edinen Cunningham, Young Paint projesiyle teknolojinin nimetlerini uzun kariyerinin bir özetini sunmak için kullanıyor.

Paula Temple

Fever Ray gibi isimlere yaptığı prodüktörlükle İsveç Grammy’lerinde ödüller bile kazanan Paula Temple iş kendi müziğine geldiğinde çok daha hırçın, gürültüye açık bir tekno icra ediyor. Modeselektor ve The Prodigy gibi isimlerle kurduğu ortaklıklarla da adından bir hayli söz ettiren Temple festivalin en olgun, patlayıcı ve dinamik performanslarından birini vadediyor. 

Tzusing

Malezya doğumlu Tzusing festivalin az sayıdaki doğulu konuklarından biri. İlk gençliğini Singapur gibi büyük bir metropolde geçiren müzisyen eğitimi için Chicago’ya gidip sonrasında profesyonel olarak elektronik müzikle uğraşmaya başlıyor. Çok kültürlü, çok referanslı bir tekno ve endüstriyel elektronik icra eden Tzusing’in en belirgin özelliği otantik ve modern unsurları eşsiz bir şekilde dengelemesi.

5-7 Mart, Zorlu PSM, güncel bilet fiyatları ve detaylar için: sonaristanbul.com